Uvindu Vidjevira: ‘Artık tüm Rusya’da arkadaşlarım var’

Uvindu Vidjevira: ‘Artık tüm Rusya’da arkadaşlarım var’
© SUSU

Güney Ural İnsani Bilimler Üniversitesinin Sri-Lankalı doktora öğrencisi, Güney Ural Yabancı Öğrenciler Derneğinin başkanı söyleyişinde hayatını ve eğitimini anlattı.

– Uvindu, doktoradaki bilimsel çalışmanız neye yöneliktir?

– Geniş anlamda Rusya’nın tarihine. Daha net ise soğuk savaş döneminde SSCB ile Güney Asya ülkeleri arasındaki ilişkiler, ‘yumuşak güç’ teorisi. Geleneksel olarak bunun tamamen Batılı, ilk önce Amerikan taktiği olduğu varsayılmaktadır. Ben onu SSCB’nin politikasında da, diplomasinde de görüyorum. Araştırma için çok ilginç bir konu. Ben henüz Güney Ural İnsani Bilimler Üniversitesinde siyaset bilimi bölümünde okurken bu konu hakkında düşünmeye başladım.

– Lisans derecesini memleketinizde mi kazandınız?

– Benim iki lisans diplomam var. Evde, Sri Lanka’da Bachelor of Art diplomasını aldım. Sonra ise Hindistan’da Andhra Üniversitesinde okuyordum – orada siyaset bilimini öğrenmeye başladım.

– Güney Ural İnsani Bilimler Üniversitesine nasıl geldiniz?

– O, bu uzun bir hikaye! Babam Rusya Halklar Dostluğu Üniversitesinde okuyordu. Daha doğrusu, o zamanlarda bu henüz Patris Lumumba Halklar Dostluğu Üniversitesi idi, ve babam ilk mezunları arasındaydı (bu olay geçen yüzyılın altmışlı yıllarında geçiyordu). Eğitimine göre o doktor. Fakat hayat boyunca siyaset ile uğraştı. Aslında asla doktor olarak çalışmadı, babam Sri Lanka’daki özgürleştirme hareketinin başındaydı, 1971 yılındaki Nisan Devriminin organizatörüydü. Galiba siyasete ilgim de Rusya’ya sevgim de ondan. Sonunda bunlar beni Rusya’nın üniversitelerinden birine getirmeliydi. Sri-Lanka’da ben Rus kulübünün başkanıydım. Orada oldukça güçlü Rus Kültür Merkezimiz var, birçok kişi Rus sinemasına ve literatürüne ilgi duyoyor. Puşkin, Gogol, Dostoyevski, Tolstoy; Sri-Lanka’da ünlü isimlerdir, onları çok seviyorlar.

47_should_i_study_russian_or_arabic_susu.jpg
© SUSU

– Fakat siz edebiyat enstitüsüne girmediniz. Felsefe fakültesine bile değil...

– Doğru. Siyaset beni literatürden daha fazla ilgilendiriyor. Ben diplomat olmak istiyorum. Bunun için diplomamı uluslararası ilişkiler alanından savundum. Ve doktora tezimi de bu alanda yazıyorum. Gelecekte Sri-Lanka’nın Rusya’daki elçiliğinde çalışacağımı umuyorum. Ve tabi ki Rusya’daki üniversitede eğitim bu açıdan bana iyi perspektifleri sağlıyor. En azından ben ülkenin dilini, kültürünü ve siyasi durumunu biliyorum.

– Rusya’da sizi en fazla ne şaşırttı?

– Tabi ki kış! Kar ve buz. Bu çok ilginç. Ben kış spor türlerini öğrenmeye karar verdim. Paten kaymayı artık başarıyorum, kayak yapmayı ise henüz değil.

– Sizi burada nasıl karşıladılar? Nasıl adapte oldunuz?

– Güney Ural İnsani Bilimler Üniversitesinde bununla hiç problem yok. Rehberlik programı iyi çalışıyor: yeni gelene aynı ülkeden gelen veya Rusyalı bir üst sınıf öğrencisi bağlanıyor, bu hemen adaptasyon stresini de dil engelini de gideriyor. Hazırlık aşamasına kaydolmaya geldiğimde bana Sri-Lankalı dördüncü sınıf öğrencisi rehberlik yapıyordu. Şimdi kendim Asya’dan gelen yeni öğrencilere yardım ediyorum.

20180119-dsc_8709.jpg
© SUSU

– Hazırlık bölümünde Rusçayı mi öğreniyordunuz?

– Hazırlık bölümünde bize Rusya’da yaşamayı ve okumayı öğrettiklerini söylerdim. Tüm derslere ilişkin program uyarlanmıştı ve kendimizi kışa nasıl adapte edeceğimizi öğretiyorlardı. Düz anlamda hangi havada nasıl giyinmek gerekir, sokakta buzlanma varken nasıl yürümek gerekir...

– Yerli genç insanlarla arkadaşlık kurdunuz mu?

– Bir sürü Rus arkadaşım var. İlk geldiğimde beni önce uluslararası yurda yerleştirdiler fakat ben değiştirmelerini rica ettim, Ruslarla bir arada kalmak istedim. Bu şekilde dil öğrenmek ve kültürü anlamak daha kolay. 2017 yılında XIX Dünya Gençlik ve Öğrenci Festivaline katıldım, şimdi tüm Rusya boyunca arkadaşlarım var. Onların sayesinde ben artık tüm ülkeyi gezdim: Kaliningrad’dan Novosibirsk’e kadar. Sadece Vladivostok’a henüz ulaşmadım. Ben basitçe arkadaşlarımdan birine telefon açıyorum ve diyorum ki: ‘Size misafir olarak geliyorum:’ Ve onlar beni karşılıyor ve şehri gösteriyorlar.

1(107).jpg
© SUSU

– Tek başına mı seyahat ediyorsunuz?

– Çoğunlukla tek başına. Bazen de arkadaşım ve Güney Ural Yabancı Öğrenciler Derneğinin başkan yardımcısı olan Diana ile (o Kazakistanlı). Asla bir problem olmadı. Ben trenle, uçakla, blah-blah-car ile seyahat ediyorum ve bana her zaman hoş ve dostça yol arkadaşları denk geliyor. Ben doğayı ve insanları fotoğraflamayı seviyorum. Rusya bu açıdan çok geniş imkanlar sunuyor! Her şehir diğerine benzemiyor: farklı yüzler, farklı peyzajlar. Moskova, Sankt Petersburg’la hiç aynı değildir, Kaliningrad ise Tyumen’den çok farklıdır, örneğin…

– Ne zaman fotoğraf çekmeyi başladınız? Herhangi bir yerden mi bunu öğrendiniz?

– Ben henüz Sri-Lanka’da fotoğraf çekmeye başladım, fakat tam da Rusya’da buna ciddi ilgi duymaya başladım. Burada Güney Ural İnsani Bilimler Üniversitesinin fotoğrafçılık okulundaki insanlarla tanıştım ve birçok şey öğrendim.

– Siz bir de geçen serginizden bahsediniz.

– ‘Öğrencilerin gözleriyle Rusya’ yarışmasına katıldım, beş alanda kazandım ve üniversitede bana bireysel sergi yapmayı teklif ettiler.

aUxf06xtK68.jpg
© SUSU

– Siz şiir de yazıyor musunuz? Rusça mı?

– Bengalca. Kendim İngilizceye çeviriyorum. Çoğunlukla şiirler, fotoğraflar için yazı. Çeviri ile Diana yardım ediyor, ona fotoğrafları gösteriyorum ve o bana denk bir Rusça resim yazısını oluşturmaya yardım ediyor. Trende gidiyoruz, çay içiyoruz ve yazıyoruz. Tren genel olarak öyle bir yer ki... İnsanlar orada gitar eşliğinde şarkı söylüyor, masa üstü oyunları oynuyor. Biz ise şiirleri yazıyoruz.

– Dernek başkanı nasıl olduğunuzu anlatır mısınız?

– Her sene yapılan seçimler sonucunda. Geçen sene adaylığımı koydum ve beni seçtiler, bu sene bir defa daha seçtiler. Şimdi çok iyi, uyumlu bir takımımız var.

– Rusya’da okumayı planlayan yabancılara hangi tavsiye verirdiniz?

– Planlarınızda Rusya yer aldıysa, diğer seçenekleri hemen bırakın! Rusya’da eğitim, uluslararası irtibatları kurmak için eşsiz bir olanaktır. Ben 54 ülkeden gelen insanla iletişimdeyim. Siyaset veya diplomasi ile uğraşmayı planlıyorsan, bu tartışmasız bir avantajdır. Sadece Rusya’dan değil, Asya’dan da, Afrika’dan da, Arap ülkelerinden, Latin Amerika’dan - tüm dünyadan insanları anlıyorum. Her yerde arkadaşlarım var. Diplomat için bu çok büyük bir avantaj.

Bunu paylaş